5. Toplum ve Şizofreni Sempozyumu’nda birinci gün

14-15 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiğimiz 5. Toplum ve Şizofreni Sempozyumu‘nun bu sene konusu Gençlik ve Şizofreni: Genlerden Kantine olarak belirlenmişti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyumun ilk gününde, Şizofreni Dernekleri Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Haldun Soygür açılış konuşmasında  bizlere Mavi At Kafe Kültür ve Yaşam Ortamı hakkında bir sürprizi olduğundan bahsetti ve  kafe ile ilgili sunumu yapmak üzere Sürdürülebilirlik Uzmanı Sayın Ceyda Özgün‘ü davet etti. Kafe’nin tedavi gören üyelerimize ve ailelerine yaptığı katkıyı çok çarpıcı bir şekilde ortaya koyan sunumu sayesinde Mavi At’ın hep koşmasının neden önemli olduğu açık bir biçimde görülmüş oldu.

Kamil Genç ve Mine Öz Şizofreni Dostu Ödül Töreni’nde Prof. Dr. Tayfun Uzbay, Uzm. Dr. Tolga Binbay ve Doç. Dr. Özden Yalçınkaya Alkar ödüllerini aldılar ve kendileri için bu ödülün anlamına ve önemine ilişkin konuşmalar yaptılar. Aynı zamanda Sempozyum Onur Üyesi Prof.Dr. Coşkun Şarman da bir konuşma yaptı ve konuşması sırasında Doç. Dr. Haldun Soygür’e emekleri için teşekkür etti.

“Şizofrenide İlaç Araştırmaları” adlı oturumda Prof. Dr. Tayfun Uzbay kendisinin ve ekibinin çalışmalarından bahsetti. Dopamin tezine karşı Poliamin tezini ileri süren Uzbay akıllarda kalan bu sunumuyla şizofreni tedavisine yeni bir bakışın gerekliliğini de ileri sürmüş oldu.

“Eşikaltı Psikotik Yaşantılardan Psikoza” sunumunda Uzman Dr. Tolga Binbay “Gerçek nedir?” sorusunu sorarak başladığı konuşmasına iç gerçeklik ve dış gerçeklik ayrımını yaparak devam etti. Dopaminin unutamadığımız anlarla ilişkili olduğundan bahsetti. Eğer bir kitapta her sözcüğün altı çiziliyse burada ya önemli olan ayırt edilmemiştir ya da her şey önemlidir dedi ve dopaminin fazla çalışması durumunda da kişinin hayatında her şeyin kendine yönelik ve önemli olarak algılandığını ifade etti. Aynı zamanda insan beyninin aslında psikoz üreten bir beyin olduğu saptamasında bulundu ve burada tedaviye ihtiyaç duyulması durumunu psikozun yarattığı sıkıntının ne kadar olduğu ile ilişkili bulduğunu belirtti.Hasta olanlardan ayrı olarak psikozun genel toplumdaki görünümünü anlamaya çalıştıkları araştırmasını bizlerle paylaştı.

“Şizofrenide Beynimizde Neler Oluyor” sunumunu yapan Prof. Dr. Halise Devrimci Özgüven ise zaman zaman videolar ile etkileyici ve yoğun bir biçimde şizofreni hastalarının beyninde olup bitenleri açıklamaya çalıştı.

“Şizofrenide Gen- Çevre Etkileşimi” konuşmasında Doç. Dr. Bora Baskak, şizofreni hastalığına yol açan çevresel etmenleri açıkladı. Şehir etkisi, çocukluk travmaları, göçmenlik, azınlık statüsü ve sosyal sermaye düşüklüğü olarak açıklanan bu çevresel etmenlerden özellikle “Şehirde ne oluyor da şizofreni hastalığı tetikleniyor?” sorusuna cevap bulunamadığından söz etti.

“Kimlik Dönemeci Kavramı“nda ise Dr. Psikolog M. Merve Yüksel Avcıoğlu bizlere kimlik dönemeci kavramını ve bu kavramın şizofreni hastalığı ile ilişkisini anlatırken ergenlik döneminin özelliklerini bilmenin ve şizofreni hastalığını bilmenin, hastalığın erken tanısı ve tedavisi için önemli olduğunu vurguladı.

Sempozyumda ilk gün kısa süren ama çok etkileyici olan bir sosyal programla son buldu.